Kalibrasyon Yapmak Ya Da Yapmamak İşte Bütün Mesele Bu!
Herkese merhaba! Bu yazımda; hakkında kitaplar yazmak için dünyayı gezdiğim desem yalan olur, abartılmayacak derecede araştırma sonucunda kendimce bir kaç sonuca ulaştığım, tecrübeler edindiğim monitör kalibrasyonu konusuna değineceğim. Benim gibi diğer fakirlerin de (nükte ediyorum) kafasını şimdiye kadar kurcalamamış olsa da; illa ki bir gün kurcalayacak, kurcalamak ne kelime fırıldak gibi çevirip sebze kurutacı gibi durdurup vücudunda ki su oranını düşüreceğine ve acile gidecek kadar olmasa da sarsacağına eminim.
Meseleye girmeden önce bir kaç şeyi belirtmek isterim;
Bu yazı hiç bir yerden arak olmamak ile birlikte tamamen tarafım Serhat Toy’a aittir. Ama içinde alıntılar içerebilir, içermelidir de, illa ki belirtilir.
Bilimsel gerçeklere dayanır desem yalan olur inanmayın. Tamamen el, göz, uykusuzluk yordamı ve kahve yardımıyla yazılmıştır. Azıcık da emek serpiştirdim, önemsiz, maksat koku versin.
Öncelikle Giriş:
Neden kalibrasyona ihtiyaç duyarız büyük anne?
Fotoğraflarımızı ve başkalarının fotoğraflarını gerçek renk değerlerine olabildiğince yakın görebilmek için.
Peki gerçek renk değerlerine yakın kalibre edilmiş monitör kullanmazsak ne olur?
1. Eğer bir gün fotoğraf basmanız gerekirse, çıkan renkler çok saçma olabilir. (Mesela yeşil göz akı, yeşil gözün akı değil, bayağı gözün akı yeşil olmuş yani)
2. Monitörünüzün söylediği yalanlara kanıp, doğru renkler veren bir monitör gördüğünüzde hayal aleminden uyanabilirsiniz.
3. Size göre beyaz ayarında fotoğraflar düzenleyip, sonra beyazı mavi, mavisi mor, göz altları yeşil olan fotoğraflarınızı kimse beğenmeyebilir.
4. En önemli unsuru renkleri olan harika bir fotoğraftan hiçbir şey anlamayıp mahrum kalabilirsiniz.
5. En güzel renklere sahip fotoğrafları oluşturduğunuzu düşünebilirsiniz. İşin aslı herkes gider Mersin’e olabilir.
Monitörüm için hazır ayarları bulup kullanamaz mıyım?
Öncelikle piyasa da o kadar çok monitör var ki, sadece Philips monitörler içinde bile kendi monitörümün ayrıntılarını bulmam gereksiz zamanımı aldı. Hal böyle olunca her monitör için ayrı ayrı ayar paketleri bulmak imkansızlaşıyor.. Zaten başkasının yaptığı ayarın sizde tutması da çok zor çünkü işin içinde ekran kartı, ekran kartının bayoneti, ekran kartı sürücü versiyonu, bu ekran kartında kullandığınız ayarlar gibi bir çok değişken söz konusu.
Bunlar dışında ekstra sorular gelirse cevaplamaya çalışırım.
Uyarı: Aksilik çıkması durumunda bilgisayar ayarlarını ilk haline getirme konusunda sorun yaşarım diyorsanız, bu işlemleri yapmadan önce yedek alın. Ne olur ne olmaz. Beni örnek almayın 🙂
Şimdi gelelim benim araştırmalarım sonucunda izlediğim yola;
Öncelikle ilk yapmamız gereken, ekran kartımızın sürücüsünü güncellemek, bilgisayarı yeniden başlatmak.
Bundan sonraki adımlar ise şöyle:
1. Öncelikle monitörün Smart contrast, Auto color vs. gibi kendi kendine renk, kontrast, beyaz ayarı yapan özelliklerin hepsini kapatıyoruz.
2. Monitörlerin default çözünürlükleri olur, kendinizinki hangisiyse çözünürlüğü ona getirin.
3. Alınan monitörlerin tamamına yakını 9300K ‘e ayarlı gelir. Bu değerin ne kadar saçma bir değer olduğunu bütün fotoğraf uğraşçıları bilir. Bizim ayarlamamız gereken değer 6500K olmalı (bazen D65 olarak geçebiliyormuş). Biliyorum ilk 6500K ‘e geçtiğinizde görüntü kötü geldi ama alıştığınız zaman daha doğal bir ışık yaydığını anlayacaksınız ve görüntü daha güzel gelecek.
4. Windows içinde herhangi bir ayar yaptıysanız bunu sıfırlamanız iyi olur.
5. Kullanacağımız yardımcı programa gelmeden önce monitörünüzün Kontrast değerini 40 parlaklığınızı 65-75 arası bir değer seçmenizi tavsiye ederim.
(Buradan sonra seçebileceğimiz iki yol var, biri çeşit çeşit kalibrasyon cihazlarından birini almak, diğeri ise yardımcı program kullanmak. Bu programların bir kaç versiyonu mevcut. Ama bana göre en güveniliri “Quick Gamma” ve ben kendi ayarlarımı yapmak için bu yolu seçtim çünkü hem cihaz’a verecek param yok hem de elimde baskı var)
6. http://www.quickgamma.de/indexen.html bu linkten programı indirip kuruyoruz. Kurulum bitince açalım.
7. http://www.phototopics.net/pt_gamma/ bu linkteki gamma-gri ton çizelgesine tıklayalım. Aşağıda gösterdim. Ayrı pencerede açılacak. Biz bunu programın çizelgesi yerine kullanacağız çünkü daha kararlı sonuçlar veriyor.
8. “Quick Gamma” ve gama çizelgesi hariç bütün uygulamaları kapatalım. Ve alttaki görüntüde işaretlediğim renkli gamma butonuna basalım. (biz siyah beyaz olanı kullanmayacağız çünkü ara renklerde sıkıntı yaşayabiliriz.)
9. Şimdi aşağıdaki görüntüde yeni açılan pencereyi ve kullanacağımız butonları gösterdim
10. Ayar yaparken aşağıda sarı renk ile belirttiğim bölümde ki renk kutularını dikkate alacağız.. Amacımız “+,-” butonlarıyla oynayarak bu renk kutularının her birinin arasındaki geçişi yok derecesine getirmek, Sanki tek kutuymuşçasına. Örnek verirsek; kırmızı ile oynayarak, yan yana duran kırmızı renk kutularından siyah çizgili olanı soldaki düz renkli olanla aynı gibi görünecek değere ayarlayacağız. Bu değer bizim gamma level 2.2 mizin karşılığıdır. Aynı şekilde bütün renkler için ayarlayalım
11. Eğer doğru şekilde yaptıysak aşağıdaki görüntüde belirttiğim yerlerde daire şeklinde kontrol alanları mevcut. Bunların en azından dikkatli bakılınca seçilebilir seviyede olması lazım.
Bu arada kamera ile monitör’den direkt görüntü almaya çalıştım, çıplak gözdeki uyumlu görüntüyü veremedi elbet ama, az da olsa örnek teşkil etti:
12. Şimdi OK butonlarını kullanarak ayarlarımızı kaydediyoruz. (bir uyarı verecek merak etmeyin Kim milyoner olmak ister ayağı, emin misiniz yarzı bir şey ok deyip geçin)
13. Bu yaptığınız ayarları elinizde kaliteli bir baskı varsa onunla kontrol etmenizi tavsiye ederim. Yok ise, bir yerden bastırıp öyle kontrol edebilir ve monitörünüzden ince ayarları yapabilirsiniz.
Örnek vermeye çalıştım ama ne yazık ki evim yeterli gün ışığı almadığı ve 6500K bir aydınlatma aracım olmadığı için bunu fotoğrafta yansıtamadım.
Bu adımları izlerken size yardımcı olacak notlar vermek istiyorum;
– Kalibrasyon ayarını yaparken, monitör büyüklüğünüzün gerektirdiği, onunla aranıza koymanız gereken minimum mesafeyi aşmamaya özen gösterin.
– Kalibrasyon ayarını yaparken, hangi renk ayarını yapıyorsanız o renk kutularının tam ortasına odaklanın.
– Dik oturup ayar yaptığınız renk kutularını dik açı göz hizanıza gelecek şekilde ayarlayın.
– Gözleriniz yorulduysa algılamakta zorlanıyorsanız gözünüzü biraz kapatıp dinlendirin.
– Program bazen bazı renk değerleriyle + veya – yönden oynamanıza izin vermiyor (galiba bug) bu meydana geldiğinde ki değerleri aklınızda tutun ve programı ok lemeden çıkıp tekrar girin öyle yapın.
Önemli uyarı, geniş renk aralığı ve yüksek çözünürlüklü IPS panel bir monitörünüz varsa bu ayarlarla uğraşmayın.. Onların kalibrasyonları daha kolay yollarla hallediliyor ve bazı bayrak markaların kendi kalibrasyon programları var bu konu için. Yani bu yazı benim gibi fakirler için (nükte)
Yazının ilk versiyonudur sonrasında unuttuğum bir şey varsa eklemekten, fazla yazdığım bir şey varsa çıkarmaktan çekinmeyeceğimi, ve bu hakları nerede olduğunu bilmesem de saklı tuttuğumu belirtmek isterim. Umarım bu konu da ne yapacağını hangi yolu seçeceğini bilmeyen arkadaşlara biraz yardımcı olabilmişimdir.
Bu en doğru yoldur gibi iddiam yok, sadece beleşler arasında ki en doğru yoldur iddiam var ama iddiaya da girmem şimdiden söyleyeyim.
İyi günler.
Serhat TOY